Dünya’da her 4 kadından birini etkileyen meme kanseri, kadınlarda görülen kanser türleri arasında en sık görülen kanser türlerinden biridir. Meme kanserinin görülme oranı, yaşın da ilerlemesi ile birlikte artış göstermektedir. Bu sebep ile, 25 yaş sonrası kadınların, kendilerini düzenli olarak muayene etmeleri ve ilerleyen yaşlarda mamografi yaptırmaları çok önemlidir. Meme kanseri, erken tanı sayesinde günümüzde tedavi edilebilir bir kanser türü haline gelmiştir. Kadınların, her ay kendi kendilerinde yapacağı kontrol, meme kanserinde erken teşhise olanak tanımaktadır.
Meme dokusunu oluşturarak süt yapan ve süt kanallarını oluşturan hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalmasına bağlı olarak oluşur. Bu hücrelerin artması için uzun zaman geçmesi gerekir. Çoğalan bu hücreler lenf ve kan yoluyla vücudun diğer organlarına da yayılabilmektedir. Erken teşhiste amaç, meme kanserinin kan ve lenf yoluyla yayılmadan önce, henüz küçük bir kitle iken tanı konulmasıdır. Bu aşamada da, erken tanı konan hastalarda başarılı sonuçlanabilecek bir tedavi uygulanması tamamen mümkündür.
Hiçbir şikayeti veya hissettiği bir kitlesi olmayan kadınlarda olası bir meme kanseri vakasını erken dönemlerde bir tanı koyabilmek için kullanılan yöntemler, “tarama” olarak adlandırılır. Tarama, 40 yaşından sonra başlamalıdır. Ancak kadınların 25 yaşından itibaren bilinçlenip aylık kendi kendine meme muayenesi ile kendilerini kontrol etmeleri uygun olacaktır. Tarama yöntemleri 3 şekilde yapılmaktadır.
Her kadın ayda bir kez kendi kendini kontrol etmelidir. Her kadının meme yapısının farklı olduğunu unutmamak gerekir. Ve her kadındaki bulgu tipleri, yaşına göre, mentürasyon dönemine göre, hamilelik durumunda, menopoz döneminde, doğum kontrol hapı ya da hormon ilacı kullanımında, birbirine göre farklılıklar gösterebilir. Hasta kendi kendini muayene ederken, farkına vardığı değişiklikleri doktoruna danışmalıdır.
Meme kanserinin erken teşhisinde, aktif olarak takipte olmalısınız. Doktorunuza, hangi bulgulara karşı dikkatli olmanız gerektiği ve düzenli kontrollerinizin planlaması hakkında fikir danışabilirsiniz.
Mamogram bir görüntüleme sistemidir. Düzenli yaptırılan mamografi, meme kanserinde erken tanı koyabilmek adına çok büyük önem taşımaktadır. Düşük dozda radyasyon ışını kullanarak görüntü elde edilen mamografi, görüntüleme yöntemleri arasında, meme kanserini en erken safhada saptayabilen tek yöntemdir. Meme Ultrasonu ise, hem kolay hem de radyasyon riski olmadan yapılabilen bir görüntüleme yöntemidir. 35 yaş altı kadınlar, ele gelen bir kitle olmadığı durumlarda bu yönteme kolaylıkla başvurabilirler. Hiçbir şikayetin olmaması durumunda ise, 40 yaşından sonra, yılda bir kez mutlaka muayane olunmalı ve mamografi takibi yapılmalıdır.
Doktorunuzun yapacağı muayene sonrası, kitlenin ne olduğunun anlaşılması için ultrasonografi ve mamografi çekilir ve gerektiğinde biyopsi önerilir.
Memede saptanan kitleler genellikle kanser belirtisi olmayabilir. Özellikle, genç yaşlarda kist türü kanser olmayan kitleler çokça görülebilir. Ancak, memede hissedilen veya ele gelen değişik bir yapının veya kitlenin ne olduğunun saptanabilmesi için, mutlaka bir uzmana danışılması gerekmektedir. Kitlenin ağrısız olması, bulgunun önemsiz olduğunu göstermez. Memede kitle tespit edilmesi durumunda, mutlaka bir doktora başvurmak gerekir.
meme kanserinden korunmak mümkündür.
senCard kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Çerez Bildirimi, Gizlilik Bildiriminin bir parçasıdır. Daha detaylı bilgi için Çerez Politikamıza bakınız. Çerezleri Kabul Ediyorum / Kabul Etmiyorum
x